15 Eylül 2013 Pazar

SIKI DUR MERDAN, YANINDAYIZ

 

 
 
 

                      Sıkı dur MERDAN, yanındayız ve direneceğiz!

Bu gün eksik uyandım. Dostumu adeta kendi ellerimle tutsaklığa bıraktım. İçim acıdı. Yaşamı boyunca hep devrimci saflarda olmuş, kimliğini her koşulda sosyalist olarak ifade etmekten çekinmemiş ve muhalif olarak yaşamayı bayraklaştırmış bir insanın “darbeci” suçlamasıyla içeri atılması, ceza alması daha bir acı.

Devrimcilerin, sosyalistlerin hep bir ayağı mahkeme kapılarında, cezaevlerinde olmuştur. Bunu her devrimci, muhalif olmanın, düzene karşı olmanın, özgürlüklerden ve vicdandan yana olmanın mücadelesi olarak görür ve yaşar. Tutsaklık yaptırımına boyun eğmez.

Merdan Yanardağ’da bükülmedi. Susmadı, geri adım atmadı. Çizgisini bozmadı.

AKP diktatörlüğüne karşı direndi, 12 Eylül Askeri darbesine direndiği gibi. Gericiliğin yaşamın her alanını kuşatmasına karşı, demokratik değerlere karşı girişimlerine ve özgürlüklerin adım adım kısıtlanmasına karşı duruş sergiledi.

Merdan’ın bedeli tutsaklık olarak kesildi. Düzmece mahkemelerde, düzmece kanıtlarla, düzmece bir örgütün elemanı yapılarak, boynuna 10 yıl gibi bir tutsaklık yükü asılarak yaşamdan koparıldı.

Sussun istiyorlardı, gerilesin, biat etsin. Gericiliğin karşısında demokrasinin ve özgürlüklerin sesi olmasın istiyorlardı. Yurt gazetesinin muhalif yükselişini durdurmak istiyorlardı. Gerçekleri halka anlatarak, AKP diktatörlüğünün gerçek yüzünü tüm dünyaya göstermeye çalışan Yurt Gazetesinin başındaki adamın, koparılıp alınması gerekiyordu. Bir direnç odağı çökertilmeliydi. Susturulmalıydı, pek çok medya organı gibi yandaşlaştırılmalıydı. Olmadı dağıtılmalıydı.

AKP yaşamın her alanında toplumsal cinayetler işliyor. Onlarca yıllık birikimleri bir çırpıda harcayarak, toplumu kendi gerici ideolojisi ekseninde yeniden biçimlendirmek istiyor. Hukuku katletti, üniversiteleri katletti, eğitim sistemini katletti, halkın sosyal değerlerini katletti,  barış ortamını, katletti,  gerçeği, dürüstlüğü, samimiyeti ve dostluğu katletti. İnsanı katletti. Halkın umutlarını, gelecek beklentisini katletti. Bir bütün olarak yaşamı katletti.

Her dikta kendini egemen kılmak için direnç alanlarını yok eder. Yaşamın her alanını kendisine göre yeniden biçimlendirir.  Kendi iktidarını güvence altına alacak yasal düzenlemeler yaparak, eylemlerine yasal dayanak oluşturur.

Diktatörlüğe karşı direnmek insanlık görevidir.  Her insana düşen doğal haktır. Her insan çocuklarının ve kendisinin geleceği için mücadele etme ve umut duyma hakkına sahiptir.  AKP Türkiye’nin değerlere ve insanlarına yönelmiş bir diktatörlüktür. Ve kesinlikle AKP diktatörlüğüne karşı direnmek meşru ve en temel haktır.

Direnmeye devam edeceğiz. Yaşamın her alanın da AKP iktidarına karşı tüm bilgi, birikim ve olanaklarımızla direneceğiz. Cinayetlere izin vermeyeceğiz. Susmayacağız, boyun eğmeyeceğiz ve korkmayacağız. Bu adalet katillerinden kesinlikle hesap soracağız.

Sıkı dur Merdan yanındayız.  Susmayacağız ve direneceğiz!
 ÖMER ÖDEMİŞ-15/09/2013